Dinlenme Sanatı: Gerçek Dinlenme İçin İpuçları

Erken saatlerde yatsanız bile sabahları yataktan yorgun, belki bedeninizde ağrı hissederek kalktığınız günler oluyor mu? Maalesef günümüzde bunu yaşayan insan sayısı oldukça fazla. Bu yorgunluğun en yaygın sebepleri; iş ve günlük hayatınızda yaşadığınız stres, ekran sürelerinizin uzunluğu, beden ve zihninizin uyumlu halde çalışmaması. Yani bedeni dinlendirdiğinizi düşündüğünüz anlarda zihninizin dış dünyayla meşgul olması… Gerçek dinlenme ile hayatınızda neler değiştirebileceğinizi sizin için araştırdık.

Çalışmaya ara verip bir kahve molasına çıktığınız zamanları gözünüzün önüne getirin. Kahveyi içerken başka şeylerle ilgilendiğiniz oluyor mu? Sosyal medyada içerik tüketmek gibi… İşte tam bu noktada kahveyle verdiğiniz mola sizi dinlendirmekten öte daha fazla yoruyor çünkü zihniniz meşgul olmaya devam ediyor. Halbuki kahvenizi farkındalıkla içseniz, kahvenin kokusunu fark edip damağınızda, boğazınızda yarattığı etkileri izleyerek içmeye devam etseniz zihniniz için de gerçekten dinlendirici bir mola vermiş olursunuz. Bu esnada aklınıza işle, hayatınızla ilgili düşünceler geliyorsa onları bir kenara bırakıp “Şu an nasıl hissediyorum? Bedenimde, zihnimde neler var? Nefes alışverişim nasıl?” gibi sorulara odaklanarak kendinizi dinleyebilirsiniz.

Zihinsel, duygusal ve fiziksel sağlığınız için temel bir ihtiyaç olan gerçek dinlenme halini ara sıra yapılan bir etkinlikten ziyade, düzenli bir pratik haline getirmeye çalışın. Günlük koşturmacanın hızını bilinçli olarak azaltıp dinlenme sanatını hayatınıza dahil ettiğinizde sadece sağlık ve iyi oluş anlamında yol katettiğinizi değil, aynı zamanda basit şeylerden daha çok keyif aldığınızı, yaratıcılığınızın geliştiğini ve kurduğunuz ilişkilerin daha iyi hale geldiğini gözlemleyeceksiniz.

Dinlenme Pratiği İçin Öneriler

Meditasyonda oturarak yalnızca nefese odaklanmak, zihni biraz da olsa susturabilmek harika bir dinlenme yöntemi. Ancak meditasyonda oturmak size zor geldiği için bunu alışkanlık haline getiremiyorsanız hemen pes etmeyin ve mindfulness meditasyonunun hareket halinde yapılan yürüme pratiğini deneyin! Yürüme meditasyonu, kişinin içsel deneyimlerine odaklanmasını sağlayarak şimdiki ana dikkatini çeker. Bu da zihnin dinlenmesine yardımcı olur.

Pratik için sessiz ve güvenli bir alan yaratın. Bu alan evinizin koridoru ya da salonunuz olabilir. Yürüyüşe başlamadan önce, ayaklarınızı omuz genişliğinde açarak rahat bir duruş alın. Gözlerinizi açık tutun ve birkaç derin nefes alarak kendinizi rahatlatın. Yürümeye başlayın, her adımınızda yavaş ve dikkatli olmaya özen gösterin. Adımlarınızın her birinde ne hissettiğinize odaklanın; ayaklarınızın yerle temasını, kaslarınızın hareketini ve dengenizi hissedin. Nefes alıp verişlerinizi gözlemleyin. Nefesinizle adımlarınızı senkronize etmeye çalışın. Örneğin, her üç veya dört adımda bir nefes alıp vermeye dair ritim belirleyebilirsiniz. Zihninizin dolaşmaya başladığını fark ettiğinizde, dikkatinizi yeniden adımlarınıza veya nefesinize getirin. Dış dünya ile ilgili düşünceler yerine, o anki yürüyüş deneyiminize odaklanmaya çalışın. Yürüyüşü tamamladığınızda bir iki dakika kadar durun, derin nefesler alarak meditasyonu tamamlayın.

Doğal ortamlar, zihinsel yorgunluğu azaltmada ve duygusal olarak yenilenmede çok etkili. Deniz kenarında oturmak veya bir ağacın altında kitap okumak zihni yeniler ve dinlendirir. Enerjinizi yenilemenin en iyi yöntemlerinden biri de açık havada egzersiz yapmaktır.

Açık havada yürüyüş, koşu gibi sevdiğiniz bir egzersizle bedeninize oksijeni etkili şekilde alabilirsiniz. Egzersiz sırasında kan dolaşımınız artarken zihninizin de sakinleştiğini fark edeceksiniz. Yukarıda bahsettiğimiz yürüme meditasyonunu mutlaka doğanın içinde de yapmayı deneyin.

Kişisel bakımınızı da bir meditasyon haline getirebilirsiniz. Günün yorgunluğunu atmak için suyun gücünden faydalanın. Banyo esnasında suyun bedeninizde yarattığı etkileri izleyin, başınızdan ayaklarınıza kadar suyun akışını fark edin, suyun ısısını hissedin. Farkındalıkla yapacağınız banyo ritüeli için kendinize keyifli bir ortam yaratın. Mumlar yakın, buhurdanlığa rahatlatıcı esansiyel yağ koyun, arka fonda sevdiğiniz müzikleri dinleyin. Klasik rutininizin dışına çıkarak vücut peelingi, saç maskesi gibi ürünlerle banyo keyfinizi biraz daha uzatmayı deneyimleyin.

Gün boyunca ekranlardan yayılan mavi ışık, tükettiğiniz içerikler beyninizi ve gözlerinizi son derece yoruyor. Derin bir dinlenme için gün içerisinde ekran sürenizi düşürmenin yanı sıra uyumadan en az 1 saat öncesinde tüm ekranlardan uzak durun çünkü uzmanlara göre yatmadan önce maruz kalınan mavi ışık uyku kalitesini düşürüyor. Teknoloji detoksu sırasında bedeninizi esnetecek bir yoga akışı yapıp ardından yatağa gidebilirsiniz.

Uyku kalitenizi artırmak için yatak odanızın tamamen karanlık olmasına özen gösterin. Uyku sırasında salgılanan melatonin hormonunun karanlık ortamlarda daha sağlıklı bir şekilde çalıştığını da hatırlatalım. Odanızda karartmalı perde yoksa, uyku gözlüğü kullanabilirsiniz.
Uykuya dalmakta sorun yaşıyorsanız ya da uyku esnasında sıkça uyanıyorsanız esansiyel yağların rahatlatıcı etkisiyle, özellikle lavanta kokusuyla, dinlendirici bir uyku uyuyabilirsiniz.

Bu içerik bilgilendirme amaçlıdır. Profesyonel tıbbi tavsiye, teşhis ve tedavinin yerini almaz veya olması amaçlanmamıştır. Bir sağlık sorununuz varsa veya böyle bir sorununuz olduğundan şüpheleniyorsanız, mutlaka doktorunuza danışmanız gerekmektedir.
Bu yazı Live To Bloom katkılarıyla hazırlanmıştır.